• RSS
  • Facebook
  • Twitter

'Allahü teâlâyı bilen kurtuluş bulur. Dininde titizlik gösteren kötülüklerden kurtulur. Nefsini ıslah eden saadete kavuşur.' İmam-ı Şafii Hazretleri

  • İman

    Hadis-i Şerif: ''Dini [hükümleri, dinde bildirilenleri] aklı ile ölçenden daha zararlısı yoktur'' (Taberani).

  • Ehl-i Sünnet

    'Ümmetim 73 fırkaya ayrılacak, biri hariç hepsi Cehenneme gidecek. Kurtulan fırka, benim ve Eshabımın yolu üzere gidenlerdir.' (Tirmizi)

  • Şirk ve Küfür

    'Öyle bir zaman gelir ki, kişinin imanı gider de haberi olmaz. Halbuki ondan, gömleğin çıktığı gibi, iman çıkmış olur.' [Deylemi].

  • 27 Mart 2013 Çarşamba

    Sual: Selefîlik veya Selefiyye mezhebinin Selef-i salihînle bir ilgisi var mıdır?

    CEVAP: Hayır, hiçbir ilgisi yoktur. Selefîlik, Vehhabiliğin kamufle ismidir. (Sözünde sağlamdır) ile (Sözde sağlamdır) ifadeleri birbirine benzese de mânaları çok farklıdır. Önceki (Hep doğru söyler) demek, sonraki ise, (Doğru sözlü değildir, yani sahtekârdır, yalancıdır) demektir. Bu ifadeler birbirinden farklı olduğu gibi Selef-i salihînle, Selefîler ifadeleri de böyle farklıdır. Selef-i salihin, Ehl-i sünnet’tir. Selefiyye’nin ise küfre giren görüşleri vardır.


    Eshab-ı kirama ve Tâbiînle Tebe-i tâbiîn zamanındaki müctehid âlimlere, (Selef-i salihîn) denir. Bunların itikadı, (Ehl-i sünnet vel cemaat) itikadıdır. Bu itikattan başka doğru itikat yoktur. İmam-ı Eş’arî ve İmam-ı Matüridî Ehl-i sünnet’in iki imamıdır. Nasıl İmam-ı a'zamla İmam-ı Ebu Yusuf’un ictihadlarında farklılıklar varsa, bu iki zatın ictihadlarında da farklılıklar vardır. Bu farklılıklardan dolayı farklı mezhepleri varmış gibi göstermek çok yanlış olur. Kitaplarda, (İmam-ı Ebu Yusuf'un mezhebi böyledir) ifadeleri geçer. (Bu, onun ictihadı böyledir) demektir. (İmam-ı Matüridî’nin mezhebi böyledir) demek de, (Onun ictihadı böyledir) demektir. İkisi Ehl-i sünnet’ten farklı değildir. İmam-ı Eş’arî amelde Şâfiî, imam-ı Matüridî de Hanefî mezhebindeydi. Farklı ictihadları bundan da kaynaklanmaktadır.


    Ehl-i sünnet âlimlerin bildirdiği dört hak mezhep vardır. Şimdi zındıkların uydurduğu, (Muhammed’in mezhebi), (Peygamber mezhebi), (Selefiyye mezhebi) gibi mezheplerin Peygamber efendimizle, Selef-i salihinle hiç alakası yoktur, Ehl-i sünnet’e aykırı sapık yollardır. İsimlerinde Peygamber, Selef gibi güzel kelimelerin olması, o yolların doğru olduğunu göstermez. Bektaşîlik, Hacı Bektaşî hazretlerinin yolundan ayrı olduğu gibi, Selefiyye de, Selef-i salihinin yolundan ayrıdır, insanları aldatmak için böyle bir isim konmuştur. İsimlere aldanmamalıdır.


    Selef-i Salihin Denilen Büyük Zatların Bazı Vasıfları

    1- Dinlerini tam öğrenmişlerdi.

    2- İlimleriyle amel ederlerdi.

    3- İhlâs sahibiydiler.

    4- Makam ve mevki sahiplerine yaklaşmazlardı.

    5- Özleri, sözlerine uygundu.

    6- Zulme sabır gösterirlerdi.

    7- Bütün arzuları Allah rızasıydı.

    8- Son nefeste imansız gitmekten çok korkarlardı.

    9- Hanımlarının huysuzluklarına sabrederlerdi.

    10- Herkese nazik davranırlardı.

    11- Az yiyip, az içerlerdi.

    12- Nasihat kabul edeceğini sezdikleri kimselere, nasihat ederlerdi.

    13- Din kardeşlerinin kusurlarını gizlerlerdi.

    14- Susarlar, az konuşurlar; konuşunca da hikmet söylerlerdi.

    15- Birer sır küpüydüler.

    16- Başkalarının ayıplarıyla değil, kendi ayıplarıyla ilgilenirlerdi.

    17- Cömert ve yardımseverdiler.

    18- Dostlukları vefalıydı. Hepsini arayıp sorarlardı.

    19- Son derece edep ve hayâ sahibiydiler.

    20- Kendilerini çekemeyenlere bile, hayır dua ederlerdi.

    21- Sohbete çok önem verirlerdi.

    0 yorum:

    Yorum Gönder